Çok çok çok uzaklarda bir galakside, zamanda bir yerde... ('somewhere in time' diye geçiyor, çevirisi böyledir herhalde)
MK diyor ki:
“Sen orada BT’nin başına geç, oradaki arkadaşla anlaşamıyoruz, zaten emekliliği geldi.”
“Kabul etmeme özgürlüğüm var mı?”
“Tabii ki var, olmaz mı? Hayır diyebilirsin.”
“Burayı bırakıp oraya mı geçeceğim, değil mi?”
“Hayır, hem burası hem orası olacak.”
“Tamam, burada 40 yönetici 500 personel vardı, orada ise yaklaşık 5000 kişiye hizmet veriliyor, güzel. Oradaki kişi kaç para alıyorsa aynen onuda isterim.”
“Hayır, şu anki maaşınla ikisinide yapacaksın”
Oohhh! Double Dragon - Double Trouble durumu ama tek maaş.
“Yani bu grubun iki ayrı iş yerinde en sorunlu birimleri yönetiyor olacağım, ama tek maaş alacağım.
Üstelik şimdiye kadar burada çalışan bir yönetici vardı ve maaşını alıyordu. Yemezler, kabul etmiyorum”
Ertesi gün VD aradı:
“Patron senle konuşmuş, kabul etmemişsin, anlıyorum seni ama, hepimiz adına bunu kabul etmen iyi olacak, orada ciddi sorunlar yaşıyoruz.”
“Ooo, hep sorunlu işler bende, buradaki zaten problem adam değil miydi? Her fırsat bulduğunda ortalıkta özellikle diğer yöneticilerin yanında bana çıkışıyor sonra benden yanıtları aldığında susuyor, özür yok... Birde diğeriyle mi uğraşacağım?”
“Bunu bizim için kabul etmen lazım, sana tam destek vereceğiz, bir telefonunda hemen ekipler burada olacak.”
Hmmm...
“Bunu ancak sen yaparsın, başka seçeneğimiz yok şu anda.”
Neyse, biraz daha konuştuk ve kabul ettim.
Merci pour la lecture!
Nous pouvons garder Inkspired gratuitement en affichant des annonces à nos visiteurs. S’il vous plaît, soutenez-nous en ajoutant ou en désactivant AdBlocker.
Après l’avoir fait, veuillez recharger le site Web pour continuer à utiliser Inkspired normalement.